Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri programında yaptığı konuşmada Gazze’de yaşananların unutulmaması için mücadelelerini sürdüreceklerini vurguladı. Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen törende konuşan Erdoğan, kültür, sanat, tüketim kültürü ve yapay zekânın sanat üzerindeki etkilerine ilişkin önemli mesajlar verdi.
Konuşmasının başında edebiyat ve musiki dünyasına önemli katkılar sunmuş isimleri anan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şair Yavuz Bülent Bakiler ile neyzen Niyazi Sayın’ı rahmet ve hürmetle yad etti. Erdoğan, “Ülke ve millet olarak kendilerine çok şey borçluyuz. Kayıplarımız sebebiyle bir yanımız yaprak döküyor olsa da diğer yanımız çiçek açmaya, boy atmaya devam ediyor.” ifadelerini kullandı.
Gazze’de yaşananlara da geniş yer ayıran Erdoğan, İsrail’in saldırıları sırasında görevlerini yaparken hayatını kaybeden basın mensuplarını andı. Gazze’deki vahşeti dünyaya duyurdukları için katledilen 37’si kadın olmak üzere 238 gazeteciyi rahmetle andığını belirten Erdoğan, gerçeklerin tüm engellemelere rağmen ortaya çıkarıldığını söyledi. “İsrail hükümeti ne kadar engellemeye çalışırsa çalışsın, gerçek gazeteciler Filistin’de olan biteni gözler önüne sermeye devam ediyor.” diyen Erdoğan, Türkiye’nin Filistin halkının yanında eğilmeden ve bükülmeden durduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze’de yaşananların unutulmaması ve adaletin sağlanması için her alanda mücadele etmeye devam edeceklerini belirterek, basın kuruluşlarının sergilediği duruşun önemine dikkat çekti. Gazze soykırımının unutturulmaması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, bu mücadelenin sadece siyasi değil, insani ve vicdani bir sorumluluk olduğunu dile getirdi.
Sanatın insanla olan ilişkisine de değinen Erdoğan, insanın başlı başına bir sanat şaheseri olduğunu söyledi. “İnsan her sesi ve her rengi sanatın malzemesi olarak görmüştür. Bugün mirasçısı olduğumuz kültür ve medeniyet iklimi müşterek zenginliğimizdir.” diyen Erdoğan, mimariden musikiye, şiirden edebiyata kadar sanatın insanı ve dünyayı anlama çabasının bir ürünü olduğunu ifade etti.
Tüketim kültürüne karşı uyarılarda bulunan Erdoğan, sınırsız tüketimi teşvik eden ve insanı edilgen hale getiren anlayışın büyük bir tehdit oluşturduğunu söyledi. Bu durumdan kurtulmanın yolunun köklere tutunmaktan geçtiğini vurgulayan Erdoğan, popüler kültürün etkisiyle sanatın dönüştürücü gücünün zayıfladığını ve tek tipleşmenin ciddi riskler barındırdığını belirtti.
Konuşmasında yapay zekâ konusuna da dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapay zekâ ürünü şiirlerin, kitapların, resimlerin ve filmlerin milyonlara ulaştığı bir dönemde yaşandığını hatırlattı. Gerçek ile sanal arasındaki farkın giderek kaybolduğunu ifade eden Erdoğan, “Bu ortamda bizi yarın nelerin beklediğini bilemiyoruz.” dedi.
Erdoğan, milli kültürü, değerleri ve ahlakı dışlayan her akımın ve trendin yüzeyselliğe mahkûm olduğunu vurgulayarak, günlük üretilip günlük tüketilen eserlerle kalıcı bir medeniyet inşa edilemeyeceğini söyledi. Yeniden üretmek ve yeniden inşa etmek gerektiğini belirten Erdoğan, bunun ciddi emek ve gayret istediğini ancak Türkiye’nin bu potansiyele fazlasıyla sahip olduğunu ifade etti.
Konuşmasının sonunda topluma birlik mesajı veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, taş üstüne taş koyan herkesin hangi görüşten olursa olsun başlarının üstünde yeri olduğunu sözlerine ekledi.
News
